ALİ POYRAZOĞLU TİYATROSU

  • Yazan: Jofrey MADDOW, John DRIVER
  • Yönetmen: Oben GÜNEY
  • Dekor: Ali YENEL
  • Kostüm: Sadık KIZILAĞAÇ
  • OYNAYANLAR: Ali POYRAZOĞLU, Bülent KAYABAŞ, Levent KAZAK, Zerrin SÜMER, Derya ALABORA, Köksal ENGÜR, Gül ONAT, Özdemir ÇİFTÇİOĞLU, Nur GÜRKAN, Levent CAN, Tufan AKINCI, Şerif ÖZKILIÇ, Cüneyt SAYIL, Ata ÜNAL

Hüznün Gülümsemesi: Anton Çehov Rusya’nın Zor Günleri denen bir dönemde yazarlığa başlamıştır. Bu dönem 20 yıllık Türk-Rus Savaşları’na rastlar. Bu savaşlar topluma yeni vergiler, yokluklar yengi ve yenilgiler dışında yeni toplumsal yatırımlar yüklemiştir. Ama bu yıllar toplumu Rusya Devrimi’ne hazırlayan yıllar olmuştur. Bu yıllarda Çehov, Platanov’u yazar. İlk kez 1923’te Fransa’da oynanır. Platanov, Martı’nın, Vanya Dayı’nın, Üç Kızkardeş’in, Vişne Bahçesi’nin ana malzemesini oluşturmuştur. Platanov’un bütün kahramanları kendi yalnızlıklarıyla çevrelenmiş kişilerdir. Hepsi kendi dünyaları ve inançlarıyla birbirine yabancılaşmışlardır. Bu kahramanları serpiştirdiği oyunlarında, o zamana kadar görülmemiş bir yenilik ve değişiklik sezilivermektedir. Bunu ilk sezen Stanislavski olmuştur. Çehov’u bu dönem içinde etkileyen bir yazar da Şçedrin’dir. Bu, ideolojik bir etkilenmedir daha çok. Çehov onun sanatsal stiline pek aldırmaz, psikolojik tavrını benimser. İşte Çehov’u bu temel oluşum ve psikoloji içine oturtarak irdelemek gerekiyor elbette. Çehov üstüne yazılmış, onun yaşamının bir bölümünü kesitleyen bir güldürü bile bu buruk atmosferi aktarmak zorundadır. Her ne kadar Çehov bir vodvil yazdığını savunuyorsa da (O dönemde yazılan ve çizilen mizaha bakarak) bunun Fransız vodvilleriyle uzak yakın hiçbir ilgisinin olamayacağını görürüz. Dramatik yapı içinde gülüş ve hıçkırık sanki iç içedir. Sessizlikler ve ezgiler birbirini bütünler. Umursamazlığın, ölüme karşı kayıtsızlığın altında ince bir hüzün, bazen de alaycı bir gülümseme vardır. İnsanlık var oldukça hiç değişmeyecek asal değerlerin yorumunu doğru yapmıştır. Doğru yapmıştır, çünkü evrenselliğini bize ispatlamıştır. Jofrey Maddow ile John Driver’ın birlikte yazdığı ve Uzakta Piyano Sesleri diye çevrilen bu oyunu sahneye koyarken gözettiğim komedi ölçüleri yukarıda kısaca açıklamaya çalıştığım anlayışın bir örneğidir. Hiç olmazsa böyle bir örneği açıklamaya çalıştım. Çehov gibi, Gorki gibi, Bunin gibi yazarlar; Stanislavski gibi, Dançenko gibi tiyatro adamları yalnız kendi ülkelerine değil, dünya sanatına ve insan anlayışına damgalarını vurmuş kişiliklerdir. Bunları, Çehov’un güldürü anlayışına yakın bir ortam içinden yeniden var etmek elbette sorumluluk yüklüyor. Biz de bu sorumluluğu seyircimizle paylaşmak istedik. O dönemin, hem de hiç de yabancısı olmadığımız o dönemin, ince hüznünü, içimizde duyarak ve gülümseyerek... Oben GÜNEY (Tiyatro Dergisi, Sayı 11, 1991)

Yukarı