1925 yılında doğan Münir Özkul İstanbul Erkek Lisesi’nden mezun olduktan sonra bir süre İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’ne ve Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi bölümüne devam etti, fakat bitiremeden ayrıldı. Türk tiyatrosunun en yetenekli, en ünlü oyuncularından biri olan Özkul, Geleneksel Türk tiyatrosundan, özellikle de tuluat tiyatrosundan esinlendiği kendine özgü oyunculuğuyla tanındı. Henüz lise öğrencisiyken, 1937-38 ders yılında, Bakırköy Ortaokulu’nda ilk defa sahneye çıkan sanatçı, daha sonra 1940 yılında kurulan Bakırköy Halkevi sahnesinde, Erkek Güzeli adlı oyundaki başarısıyla adını duyurdu. Özkul 1948’de Ses Tiyatrosu’nda sahnelenen Aşk Köprüsü oyunuyla profesyonelliğe ilk adımını attı, sonrasında Muhsin Ertuğrul’un yönetimindeki Küçük Sahne’ye geçti. Bu dönemde, Steinbeck’ten Fareler ve İnsanlar (1951), J.M. Synge’den Babayiğit (1953), John Patrick’ten Çayhane (1955) gibi oyunlarda oynadı.

Daha sonra İstanbul Şehir Tiyatroları’nda (1958-59), Ankara Devlet Tiyatrosu’nda (1959-60) ve Bulvar Tiyatrosu’nda arkadaşlarıyla kurduğu kendi topluluğunda (1960-62) çalıştı. 1978’de yeniden fiehir Tiyatroları’na dönen Özkul, 1983-84’te, daha önce kendi topluluğunda (1961) sahneye konan, Anouilh’in Generalin Aşkı oyunuyla Dormen Tiyatrosu’nda sahneye çıktı, sonrasında Ortaoyuncular topluluğuna katıldı. Özkul 1968’de Sadık fiendil’in Kanlı Nigâr oyunundaki rolüyle İlhan İskender Armağanı’nı kazandı. Bu başarısından dolayı Geleneksel Türk tiyatrosunun ölümsüz ismi İsmail Dümbüllü, Kel Hasan’dan devraldığı 50 yıllık simgesel kavuğu Özkul’a verdi. Sanatçı Haldun Taner’in Sersem Kocanın Kurnaz Karısı (1978) oyunundaki rolüyle Avni Dilligil (1978), Ulvi Uraz (1979), İsmet Küntay (1979) ve İsmail Dümbüllü ödüllerini kazandı. 1950’lerde sinema oyunculuğuna başlayan sanatçı sinemadaki karakter rolleriyle övgü toplamış ve İbiş’in Rüyası filminde İbiş, Hababam Sınıfı filmleri dizisindeki Kel Mahmut gibi unutulmaz tipler yaratmıştır.

Münir Özkul 5 Ocak 2018'de hayata veda etti.

Yukarı